Bazı istisnai durumlar dışında süt dişleri, doğumdan sonra 6 ay içinde çıkmaya başlar. Bebeklerin gelişimine bağlı olarak bu süreç 1 yaşına kadar uzayabilir. İlk dişlerin sürmesi olayı 24.-30. aylara kadar devam eder.
Nelerle karşılaşabilirim?
Bebeğinizin ilk dişlerinin çıktığı bu dönemde kaşıntı, ağrı, dişetlerinde kızarıklık gibi durumlarla karşılaşmak mümkün. Ancak bu durumu göz önüne almadan anne-baba olarak her türlü sistemik rahatsızlığı (ishal, ateş, kusma, bulantı gibi) dişlerin çıkması ile ilişkilendirmek çok doğru olmaz. Süt dişleri sürdükten hemen sonra bakımı yapılmalıdır tabiki diş fırçası ile değil. Ortalama 3 yaşına kadar temiz bir bez yardımı ile süt dişleri temiz tutulmalıdır. Bu yaştan sonra florlü diş macunu yanında yumuşak diş fırçası ile dişlerin fırçalanmasına başlanmalıdır.
Ne zamana kadar süt dişleri ağızda kalacak?
Daimi yani sürekli dişlerin çıkması 6 yaşında başlar. Başlangıçta azı dişleri dediğimiz dişler çıktıktan sonra alt ve üst kesici dişler sürmeye başlar. Tüm daimi dişlerin çıkması 13 yaşlarına kadar devam eder. Bunlardan sadece 20 yaş dişi dediğimiz dişler 17-21 yaş arası ağız içinde görünmeye başlarlar.
Hangi konulara dikkat etmem gerekir?
Bebeklik döneminde en sık karşılaşılan durum biberon çürükleridir. Anneler özellikle yatmadan önce bebekleri biberon ile besledikten sonra dişleri temizlemezlerse özellikle süte katılan şeker, bal gibi tatlandırıcılar nedeniyle bütün gece diş yüzeyinde biriken süt, tükürük akışının da gece boyu azalması sonucu çürük oluşumuna zemin hazırlayacaktır. Kaldı ki bu tatlandırıcılar kullanılmasa bile sütün içindeki laktoz bile süt dişlerine zarar verecektir. Bu nedenle biberon kullanımından sonra dişler temizlenmelidir. Eğer biberon çürüğü oluşmuş ise mutlaka tedavi edilmelidir. “Nasılsa süt dişleri düşer” mantığı ile tedaviden kaçmak uzun dönemde zararlı olacaktır.
Bebeklik ve çocukluk döneminde süt dişlerinin mümkün olduğu kadar ağızda tutulması gerekmektedir. Beslenme ve konuşma dışında daimi yani sürekli dişlere rehber oluşturması açısından da süt dişlerinin önemi göz ardı edilmemelidir. Bu dönemlerde en fazla dikkat edilmesi gereken hususlardan biri de çocuklara ağız ve diş bakımının kazandırılmasıdır. Yetişkinler diş tedavisine gittiklerinde diş hekimleri ile çocukların ilişki kurması gelecek açısından önem taşır. Diş hekimine gitmek bir korku ya da ceza kavramları olarak çocukların belleğine yerleşmemelidir. Bilindiği gibi bir çok yetişkin hatta günümüzün anne ve babalarının diş hekimi korkuları varsa bunların çoğunun çocukluk dönemlerinden kalma korkular olduğu sıklıkla ifade edilir. Bunun bilincinde ebeveynler olarak diş hekimine gitme alışkanlığının çocuklarımızın hafızalarında yer etmesinde bebeklik-çocukluk dönemlerinin önemi unutulmamalıdır. Mutlu gülüşler…